KİLİSE VE TANIKLAR
Theotokos
Latince “Tanrı Taşıyıcı” anlamına gelen Theotokos kavramına ve Doğu Kiliselerindeki ve 1. Efes Konsili’ndeki anlamına derin bir bakış
Kilise Babaları
Apostolik ve Apolojisik Kilise Babaları’nın yazıları ve Kilise Babaları hakkında mektuplar
Meryem Ana’nın Mabet’te Allah’a Sunulması
Bugün, küçük kız Meryem’in Kutsal Ruh’un esiniyle Rab’be adanmasını kutluyoruz Matta İncil’i Üzerine Vaaz, Aziz Agustin Size yalvarırım, Rab Mesih İsa’nın ellerini şakirtlerine doğru uzatarak söylediklerine dikkat edin. “İşte annem, işte kardeşlerim” ve ardından “Göklerdeki babamın isteğini kim yerine getirirse, kardeşim, kızkardeşim ve annem odur” Meryem Ana, babanın isteğini yerine getirmedi mi? O imanla inandı, imanla gebe kaldı. Kurtarıcı’nın bizim için ondan doğması için seçildi. Mesih İsa onda yaratılmadan önce, o Mesih İsa’da yaratılmadı mı? Azize Meryem, Baba’nın istencini yerine getirdi. Bunun sonucu olarak, Meryem’in Mesih İsa’nın öğrencisi olması, onun Mesih İsa’nın annesi olmaktan çok bir şakirdi olması Meryem’in daha fazla yararına olmuştur. Meryem çok mutluydu. çünkü Tanrı’yı doğurmadan önce, onu rahminde taşıdı.. Bakın söylediklerim doğru değil mi? Rab, kalabalık eşliğinde yoldan geçerken ve tanrısal mucizeler gerçekleştirirken bir kadın şöyle dedi: “Seni rahminde taşımış olana ne mutlu?, çok mutludur”. Mutluluğun tende aranmaması için Rab bu sözleri nasıl yanıtladı.? “Mutlu olanlar…
Azize Elizabeth III. Fransisken Topluluğu Koruyucusu
Azize Elizabeth, Macaristan kralının kızı olarak 1207 yılında doğdu. Çok gençken Turingialı IV.Ludovikus ile evlendi. Kraliçe olarak büyük bir ateşle cüzzamlılara hizmet etti. Onlara bütün mallarını dağıttı. Eşi bir haçlı seferinde ölünce, şatosundan kovuldu. Bu iyi durumu kabul ederek yine sevgi hayatına devam etti. Hayatının sonuna doğru Fransisken III. tarikatına girdi. 1231 yılında 24 yaşındayken öldü. III. Fransisken Topluluğunun koruyucu azizidir. Tinsel Yöneticisi Marburglu Corradus Tarafından Yazılan Mektup’tan Elizabeth erdemde ve aziz yaşamda erkenden kendini gösterdi. Fakirleri her zaman teselli etmişti fakat şatosunun yanında bir hastane inşa ettikten ve her çeşitten hasta topladıktan sonra kendini tümden bakıma ihtiyaç duyanların bakımına adadı. Yardımseverliğin nimetlerini bolca dağıtıyordu sadece hastanesine başvuranlara değil, kocasının denetimi altında olan tüm topraklarda bulunanlara. Öyle bir noktaya geldi ki kocasının dört prenslik bölgesinin tüm gelirlerini yardım olarak dağıttı ve ederini fakirlere dağıtmak için değerli eşya ve giysilerini sattı. Tüm hastalarını şahsen günde iki kez, sabah ve akşam…
Bir Çağdaşın Anlatısında Aziz Nikola Tavelic ve Arkadaşlarının Şehitliği
Nikola ve arkadaşları, şeytanın kapmak istediği ruhları nasıl kurtaracakları ve kutsal Kudüs kentinde en yüce Olan’a nasıl daha bol sayıda meyve ikram edecekleri konusunda uzun süre aralarında görüştüler. Ondan sonra hiç korkusuzca çok bilge ve Tanrıbilim konusunda uzman kimi rahiplerin önerileri ve Kutsal Kitab’ın geçerli tespitlerine dayanarak 1391’de Aziz Martino’nun bayramı olan 11 Kasım günü, sabahın dokuzuna doğru uzun süreden beri akıllarında olanı gerçekleştirmeye karar verdiler. Hepsi bir arada ellerinde biri İtalyanca, diğeri Arapça yazılı birer kağıt destesini tutarak Süleyman’ın tapınağına doğru yürüdüler, fakat içeri girmeleri yasaklandı. Kadı’nın evine götürdülerinde kağıtları gösterdiler ve ona okudular. O zaman Kadı, rahiplerine döndü ve sert bir sesle sordu: “Demin okuduklarınızı aklı başında, sorumluluk taşıyan insanlar gibi ya da çılgın, akılsız olanlar gibi hiç düşünmeksizin okudunuz” Rahipler, onun (Kadı’nın) din değiştirmesini istediklerinden, büyük bir kararlılıkla yanıt verdiler: “Bizi insanlar değil, Tanrı gönderdi. Size gerçeği ve kurtuluş yolunu göstermemiz için bize esin oldu. Nitekim İncil’de…